9 Aralık 2009 Çarşamba

BU NE TERBİYESİZLİK ORBAY...

İnsan eğer birine suçlama yapıyorsa, önce suçlama şeklinden ve içeriğinden başlayarak kendi hayatını da gözden geçirmelidir. Yoksa birini "haddini bilmezlik"le suçlarken kendi haddini aşmak işten bile değil.

Kaldı ki, söyleyecek her ne sözün varsa, gel adam gibi yüzüme söyle, sonuçta 4 sene üniversite arkadaşıydık, bir sürü olay, ortak arkadaşlar, muhabbetler, eğlenceler, fotoğraflar var geride.

Suçlama yöneltirken cevap verildiğinde göt olacağın şeyler de söylemeyeceksin ayrıca. Tükürdüğünü yalamak da var hayatta. Can Yücel'in dediği gibi: "Bizim oralarda göte göt derler" Samsun'da ne diyorlar bilmiyorum.

Ayrıca, kişiler arası karşılaştırmaya girmek de sakıncalı. "iyi örnek" olarak ortaya koyduğun adamın da bir çok kişi tarafından "bir boka yaramaz herif" olarak etiketlenmesi söz konusu. Ki, bir şeyler başarmış bir insanla hiç bir işin ucundan tutmamış, ortada aylak dolanan bir adamı karşılaştırmak da nereden çıktı. Eğer Koç'a yeni gelen nesillerin örnek alacağı adam o ise, ben "Koç Mezunu" etiketimi seve seve atıyorum çöpe.

Neden bunları yazdığıma gelince...

Orbey'in kendi blogunda yazdıklarını başlıktaki linkten okuyabilirsiniz. Savunmaya kalkışacak değilim kendimi onun laflarına karşı, ama ortada bariz yanlış olan konular var: mesela benim onun işletme bölümünden aldığı alan derslerinin toplamı kadar, belki daha fazla psikoloji alan dersi almış olmam (16 adet) ve bu alanda bir diplomaya sahip olmam. Ya da mesela Peugeot, Milupa, Carrefour, İDO, Ulusoy Turizm gibi bir çok markanın reklam ekibinde çalışmış olmam. Şu anda da Eston Yapı'nın dijital iletişim kampanyalarını yürütmem gibi...

Saygılar...

0 yorum:

Yorum Gönder