2 Kasım 2009 Pazartesi

Gel Zaman Git Zaman, Ama O Ne Zaman?

Meteoroloji Genel Müdürlüğü: “Şu an yağmur yağmıyor ancak ne zaman yağacağını bilemiyoruz”


IETT: “45 dakikadır beklediğiniz otobüsün durağa önümüzdeki 15 dakika içinde gelmeyeceğini biliyorum fakat ne zaman geleceği hakkında bir malumatımız yok”

Taksim Tramvay Restoran “Siparişinizin henüz gelmediğini biliyorum beyefendi ancak ne zaman geleceğini bilmiyorum”

Eski platonik aşkım: “Seni şu an sevmediğimi biliyorum Mustafa, ama ne zaman seveceğimi ne yazık ki bilemeyeceğim”

Recep Tayyip Erdoğan: “Açılımla ülkeye giren teröristlerin bugün de pişman olmadıkları konusunda bilgilendirildik amma velakin ne zaman pişman olacaklarına dair Amerika’dan bir bilgi gelmedi”

ManAjans: “Web sitelerinizi dün yayına geçirmek için sözleşme imzaladığımız halde henüz on-line olmadığını biliyoruz ancak ne zaman yayına gireceğiyle ilgili net bir şey söyleyemiyoruz”

Eston Yapı: “Maaşların bugün de yatmayacağını biliyorum, ama ne zaman yatacağını bilemem”

Ben: Yarın Kasım ayı planlama toplantısı olduğu halde işe gelmeyeceğimi biliyorum, ama ne zaman geleceğim hakkında hiçbir fikrim yok!

Bugün gıcıklık yapma potansiyelim zaten vardı, sevgili şirketim sağolsun kinetik enerjiyle doluyum şu an!

Az önce Tramvay restoran’da hesap pusulası ile ilgili başımdan geçeni anlatıyorum:

Menüde parmesanlı yazan makarna parmesansız gelmiş. Garsonu çağırmışım ve parmesan istemişim, “peki efendim” cevabını almışım ve beklemeye başlamışım. 15 dakika geçmiş, ben artık dayanamayıp makarnanın yarısını yemişim, parmesan veya garsondan bir haber çıkmayınca yeniden çağırmışım ve “Ben 15 dakika önce parmesan istemiştim ama?” diyerek soru işaretini ses tonumla birlikte bakışlarıma da yansıtmışım. Sonuç?

“Ben onu duymamışım efendim, hemen getiriyorum!”

Parmesan bildiğiniz kahvaltılık setlerinin içindeki minik reçel kapları içinde geldi.

Duymadığı halde neye istinaden bana “peki efendim” cevabını verdiği kısmını geçtim, şimdi de hesabı istedikten sonra olanlara bakalım:

Hesapta parmesan için 1 TL ücret aldıklarını gören ben kasaya gider ve kasadaki beyefendiye:

- Pardon ama, menüde yazdığı halde makarnanın üzerinde olmayan, istememe rağmen 15 dakika geç gelen parmesan için neden ücret talep ettiğinizi öğrenebilir miyim? Hayır sadece üçte birini kullanmıştım, mümkünse kalanını paket yapmanızı rica ediyorum!

Bu sefer aldığım cevap biri şaşkın biri “off amma kıro adam” manalı iki bakış oldu. Şimdi siz söyleyin, ben mi gıcığım ya?????

1 yorum:

Green Apple dedi ki...

Yahu yemekte olan olay tam senin yapacağın iş :D ama ben de yapardım valla haklısın :D delirme sebebi düzgün olmayan yemek servisi :S

Yorum Gönder